Post by Laraphim on Feb 22, 2014 17:51:24 GMT
Bölüm 1: Vikinglerin Unutulmuş Diyarlara Geliş
"Şarabımı doldur!"
"Benim de!"
"Kalk sen doldur, seni moruk!"
"Demek moruk ha, bak boynuzumun tadına!"
"Hey.. Hey.. Sakin olun ahmaklar.."
"Kaaaptaaaan!!"
"Ne var be! Ne bağırıyorsun dibimde!"
"Kara göründü Kaptaan!! Kara göründüü!!"
"Ney kaba göründü kaptan?"
"Ne kabası ahmak! Kara.. Karaaa!!"
Denizin ortasında geçen bir ömür artık sona ermişti. Viking Halkı sonunda göçebe hayattan, yerleşik hayata geçecekti. Soylarının devamını isteyen Viking Kralı Khaldur, bu durum karşısında çok mutlu olmuştu. Ve karaya çıkacakları ilk gün, tüm mürettebata söz vermişti. Karaya çıktıkları gibi yağma günleri başlayacak, yağmalanan her şeyin birazı Kral Khaldur'a, diğer hepsi mürettebat arasında paylaştırılacaktı. Mürettebat o kadar şevkle kürek çekiyordu ki, yelkenlere gerek bile yoktu. Kara gittikçe görünmeye ve boyca genişlemeye başlamıştı. Khaldur'un yüzünde anlamsız bir gülümseme dakikalarca devam etmişti. Khaldur geniş omuzlu biriydi. Halk onu kendine kral olarak benimsemişti. Aslında Khaldur'un en yakışıklı ve en kaslı olması da ayrı bir etmendi tabii ki. Kara gittikçe göründü. Göründü. Ve sonunda karaya varmışlardı.
Kral Khaldur, geminin karaya iyice yakınlaşmasını istedi. Karaya ilk ayak basan o oldu. Temiz kar havasını içine çekti. Kılıcını kınından çekip havaya kaldırdı ve gemiye döndü. Önce bir kahkaha attı ve ardından bağırmaya başladı. "Tanrı Thor aşkına! Yıllardır denizlerde ona hizmet verdik! Ödülümüzü aldık! Hizmete devam edeceğiz! Şimdi, parti zamanı! Herkes arkamdaki köyü yağmalayacak. Yağmalayamanların kafaları kesilecektir! Evlerin ardından köy merkezine girip orayı alacağız. Ve sonsuza dek Viking Halkı bu topraklara hüküm sürecek! Hip hip!!". Bir anda gemide ki herkes suya heyecanla atlayıp bağırmaya başladı "Hurrraaa!!" Khaldur sesini daha da yükseltti. "Hip hip!" Kalabalık tekrardan bağırdı. "Hurrraaa!!"
(Devamı yazılacaktır)
"Benim de!"
"Kalk sen doldur, seni moruk!"
"Demek moruk ha, bak boynuzumun tadına!"
"Hey.. Hey.. Sakin olun ahmaklar.."
"Kaaaptaaaan!!"
"Ne var be! Ne bağırıyorsun dibimde!"
"Kara göründü Kaptaan!! Kara göründüü!!"
"Ney kaba göründü kaptan?"
"Ne kabası ahmak! Kara.. Karaaa!!"
Denizin ortasında geçen bir ömür artık sona ermişti. Viking Halkı sonunda göçebe hayattan, yerleşik hayata geçecekti. Soylarının devamını isteyen Viking Kralı Khaldur, bu durum karşısında çok mutlu olmuştu. Ve karaya çıkacakları ilk gün, tüm mürettebata söz vermişti. Karaya çıktıkları gibi yağma günleri başlayacak, yağmalanan her şeyin birazı Kral Khaldur'a, diğer hepsi mürettebat arasında paylaştırılacaktı. Mürettebat o kadar şevkle kürek çekiyordu ki, yelkenlere gerek bile yoktu. Kara gittikçe görünmeye ve boyca genişlemeye başlamıştı. Khaldur'un yüzünde anlamsız bir gülümseme dakikalarca devam etmişti. Khaldur geniş omuzlu biriydi. Halk onu kendine kral olarak benimsemişti. Aslında Khaldur'un en yakışıklı ve en kaslı olması da ayrı bir etmendi tabii ki. Kara gittikçe göründü. Göründü. Ve sonunda karaya varmışlardı.
Kral Khaldur, geminin karaya iyice yakınlaşmasını istedi. Karaya ilk ayak basan o oldu. Temiz kar havasını içine çekti. Kılıcını kınından çekip havaya kaldırdı ve gemiye döndü. Önce bir kahkaha attı ve ardından bağırmaya başladı. "Tanrı Thor aşkına! Yıllardır denizlerde ona hizmet verdik! Ödülümüzü aldık! Hizmete devam edeceğiz! Şimdi, parti zamanı! Herkes arkamdaki köyü yağmalayacak. Yağmalayamanların kafaları kesilecektir! Evlerin ardından köy merkezine girip orayı alacağız. Ve sonsuza dek Viking Halkı bu topraklara hüküm sürecek! Hip hip!!". Bir anda gemide ki herkes suya heyecanla atlayıp bağırmaya başladı "Hurrraaa!!" Khaldur sesini daha da yükseltti. "Hip hip!" Kalabalık tekrardan bağırdı. "Hurrraaa!!"
(Devamı yazılacaktır)